Washington D.C.'de bir gazetede muhabir olarak çalışan Rachel Armstrong, büyük ve sarsıcı bir haberin peşindedir. Cesur bir adım atarak, bir CIA ajanının kimliğini ifşa eder. Ancak bu büyük ifşa, beraberinde ciddi sonuçları da getirir. Rachel, kaynaklarını açıklamayı kesinlikle reddeder ve bu nedenle hapse atılır. Hapiste geçirdiği günler, onun için zorlu ve psikolojik açıdan yıpratıcı olur. Mahkemede de aynı dik duruşunu sergileyen Rachel, burada da büyük bir mücadele verir. Rod Lurie’nin senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği bu film, zekice kurgulanmış senaryosuyla izleyicisini içine çeken bir yapıya sahip. Film, gazetecilik etiği, bireysel haklar ve hükümetin gizlilik politikaları gibi derin ve karmaşık konuları ele alıyor. Rachel’ın inatla verdiği hukuk mücadelesi ise izleyiciye büyük bir gerilim ve merak duygusu yaşatıyor. Film boyunca, Rachel’ın ne kadar dayanabileceğini ve adaletin nasıl tecelli edeceğini merak ediyorsunuz. Film, zeki yapısıyla izleyicisini ekrana kilitleyen ve düşündüren bir kompozisyon oluşturuyor. Bu filme bir şans vererek, gazetecilik dünyasının ne kadar riskli ve karmaşık olabileceğini gözler önüne seren bu hikayeyi keşfedin.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın