Genç bir kadın olan Mika, çok sevdiği atı Kasırga ile derin bir bağa sahiptir. Bu bağ o kadar güçlüdür ki, Mika, Kasırga'nın her hareketini ve duygusunu hissedebilir. Bir gün Mika, Kasırga ile ilgilenirken atının üzerinde bir damga fark eder. Bu damga, Kasırga'nın Endülüs'teki bir at çiftliğinden geldiğini göstermektedir. Bu yeni bilgi Mika'yı çok etkiler ve onu derinden üzen bir duruma sokar. Mika, Kasırga'nın ait olduğu yere geri dönmesi gerektiğine inanır. Bu nedenle, kendisine yakın hissettiği atı Kasırga'yı alarak Endülüs'e doğru bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk, sadece Kasırga'yı ait olduğu yere döndürmek için değil, aynı zamanda Mika'nın kendi içsel yolculuğunu da temsil eder. Hem fiziksel hem de duygusal olarak zorlu bir yolculuk başlar. Mika, bu süreçte kendisini ve Kasırga ile olan ilişkisini yeniden keşfeder. Aynı zamanda Endülüs'ün güzelliklerini ve orada yaşayan insanların misafirperverliğini de deneyimler. Bu film, izleyicilere sevginin ve bağlılığın gücünü derinlemesine hissettirir.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın